IŞİD'in 28 Kasım 2015 tarihinde yayınladığı video, 7. yüzyıldan başlayarak giderek genişleyen İslam Devleti'nin tarihini ve Türklerle ilişkisini anlatarak başlıyor. Videoda Türklerin nasıl birer İslam mücahidine dönüştüğünü, Haçlı Seferlerinde elde ettiği başarıları Türkçe anlatılıyor. Daha sonra Osmanlı Devleti'nin geç dönemlerinde yükselen Sufi dünya görüşü, modernleşme çalışmaları ve nihayetinde Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulması ile batılı hayat görüşünün yükselmesi, Türk milliyetçiliğinin ve Turancılık görüşünün yayılması ile İslam'ın dünya görüşünden ve İslamcı yaşam tarzından uzaklaşılması konu ediliyor.
Geçtiğimiz yıl yapılan operasyonlar, Suriye ve Rusya arasındaki ittifak ve YPG'nin bölgede güçlü bir konuma gelmesiyle çok zor bir yıl geçiren örgüt videoda dünya görüşlerini ve Türklerden asıl beklentilerini ortaya koymayı hedefliyor. Video, Türkiye'deki takipçilerine IŞİD'e katılmanın ne kadar önemli olduğunu anlatıyor ve geçtiğimiz yıl Türkiye'de yaptıkları Diyarbakır, Suruç, Ankara katliamlarını meşrulaştırma çabası içine giriyor.
IŞİD, Türkiye'nin gerçek İslamla uzaktan yakından ilgisi olmadığını düşünüyor. İnsan yapımı yasalar ile yönetilen, modern eğitim veren ve kuruluşundan itibaren Türk kavmiyetçiliğini İslam ümmetçiliğinin önüne koyduğunu ifade ediyor. Batının ve doğunun en iğrenç şeyleri olarak nitelendirdikleri İran, Avrupa ve Yahudiler ile yakın ilişkiye girmekle suçluyor. Bütün bunlardaki sorumluluğu ise Mustafa Kemal Atatürk'e ve onun seküler dünya görüşüne bağlıyor.
Videonun bir kısmında ise bir IŞİD militanı Kürtçe konuşarak, Türkiye'de yaşayan Kürtlere sesleniyor ve "kurtuluşunuzu ateist, Marksist/Leninist PKK ve onun Suriye uzantısı YPG'de mi arayacaksınız?" diye soruyor ve "İslam Devleti'nde Arap olanlar ve olmayanları ayıracak tek şeyin onların takvaları" olduğunu ifade ediyor.
Videoda, uluslararası yaygın görüşün aksine ve sürpriz bir şekilde AKP hükümeti ve cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da eleştiriliyor. IŞİD'e göre AKP hükümeti her ne kadar İslami bir altyapıdan gelmiş olsa da Türkiye'nin Mustafa Kemal Atatürk tarafından oluşturulan batıya dönük ve insan yapımı seküler yasalarını koruyor. Bunun dışında IŞİD, AKP'nin bölgede hakim güç olmak istemesini de sert bir tutumla karşılıyor.
IŞİD AKP'nin konumu şu sözlerle açıklıyor:
"*AKP kurucuları geçmişte daha radikal bir İslami tutum içerisindeydi. Laiklik ve İslamın hiçbir şekilde bağdaşmayacağını, laikliğin İslam'ın önünde bir engel olduğunu ifade ediyorlardı. 2001 yılının sonlarında kurulan ve 2002 seçimlerinden birinci parti olarak çıkan AKP ise geçmişindeki bu görüşe ve bu görüşün etrafında bir araya gelen diğer sağcı partilerle oluşturulmuş geniş bir koalisyondu. Bu bağlamda AKP'nin erken dönemi eski radikal İslamcı tutumuna göre daha yumuşak bir görüntü çizmiş, 2007'ye kadar ise bu çizgisini korumuştur.
2011 yılına gelindiğindeyse ise AKP muhafazakar kökenlerine geri dönmüş ve ilerici tutumlarla arasına mesafe koymuştur. Bu durum AKP'yi ve AKP Türkiye'sini uluslararası kamuoyunda garip bir duruma sokmuştur. Yakın zamanda tırlar ile Suriye'deki muhalif gruplara silah gönderildiği, IŞİD'den petrol alışverişi yapıldığı gibi iddialar ortaya atılmıştır. Videoya göre ise IŞİD AKP'nin İran gibi, İsrail gibi devletlerle işbirliği içerisinde olduğunu ve laisizmi tamamen terk etmediğini vurguluyor ve Türkiye'de yayın yapan Nakil Kürsüsü gibi Selefi sitelerinde de tartışıldığı gibi AKP'nin İslam bayrağını mı taşıdığını yoksa Atatürk'ün laik hayat görüşünü mü devam ettirdiğini sorguluyor.
IŞİD'in Türkiye'deki politik amacı ise videoda gayet açık bir şekilde ifade ediliyor. IŞİD Türkiye'deki sempatizanlarına "Şirk toplumunda yaşamayın, İslam Devleti'ne hicret edin!" diye sesleniyor. Videoda "Allah şahittir ki İslam Devleti'ne destek vermenize ve burada yaşamanıza ihtiyacı yok fakat sizin burada yaşamaya ihtiyacınız var!"*
Prof. Dr. Hilmi Demir ve Selim Koru'nun ortak yayınladıkları makalede burada yapılabilecek en büyük hatanın Türkiye'deki Selefi dünya görüşüne sahip insanları hafife almak olacağından bahsediliyor. Özellikle 2000li yıllarda büyüyen nesil içerisinde dindar gençler radikal dünya görüşlerine daha fazla yakınlaşıyor. Selefi propagandanın Türkiye'de yaygınlaşması Türkiye'yi sonu gelmez problemlerin içine çekebilir.
Prof. Dr. Hilmi Demir'e göre; burada AKP hükümetine 2000lerin başlarındaki daha yumuşak ve merkezci tutuma dönmek, Kürtler ve laikler gibi toplumun diğer kesimleriyle daha iyi ilişkiler geliştirmek gibi önemli görevler düşüyor. Ayrıca IŞİD ile uzun vadede savaşma işini yalnızca YPG'ye bırakmamalı. Bu hem Batı dünyasındaki yansıması hem de bölgedeki gücü açısından önemli.
Radikal Selefizm eninde sonunda IŞİD gibi bir örgüte dönüşüyor ve IŞİD dışında yaşam alanı bulamıyor. Türkiye'nin bundan kaçınması için yalnızca Irak ve Suriye'de IŞİD'i bombalaması ya da Türkiye sokaklarından IŞİD militanlarını toplaması değil aynı zamanda Selefiliğe karşı da mücadele etmesi gerekiyor.
-----
*Bu içerik warontherocks.com'da yayınlanan **THE ISLAMIC STATE’S PLANS FOR TURKEY
*yazısı temel alınarak hazırlanmıştır.
