Liseden mezun olur olmaz, 17 yaşındayken bir arkadaşıyla bütün Avustralya'yı oyunculuk yapmak ve bir rol kapabilmek umuduyla dolaştı. Bir kaç küçük sitcom da oyunculuk yaptı. Asıl çıkışını "10 Things I Hate About You" ile yaptı. Genç yaşta hayatını kaybetmeseydi, şu anda Oscar'lı bir oyuncu olacaktı.
Normalde gazeteci olmak isteyen ve üniversiteye giderken New York'ta, okul parasına katkıda bulunmak için ufak tefek reklamlarda oyamaya başlayan Ryan, kendini oyunculuk kariyerinin içinde buldu. En sonunda oyunculuğu o kadar çok sevdi ki, okulu bıraktı. En sonunda romantik komedilerin vazgeçilmez yüzü oldu.
Çok genç yaşta, ilkokul zamanlarında, okullar arası bir drama festivalinde, o ve altı arkadaşının hazırladığı show organizatör Val Wright'ın dikkatini çekmiş. O zamadan show dünyası için yeteneği olduğu çok belli olsa da, Cruise az daha katolik bir rahip oluyordu. Sonunda bu fikirden vazgeçti ve New York'a geldi. 6 ay içerisinde ilk rolünü kapmıştı bile.
Oyuncu, yapımcı, müzisyen ne ararsanız onda var. Çok küçük yaşlarda ailesinin geçimine katkıda bulunmak için kardeşleriyle sokakta müzik yapıyordu. Iris Burton isimli bir Hollywood menajeri onları keşfetti ve her birine çeşitli reklamlarda rol buldu. Erkek kardeşinin zamansız ölümünden sonra bir süre sahne ışıklarından uzak kalsa da, dönüşü "Gladiator" gibi filmlerde oynamasına ve harika bir aktör olmasına olanak sağladı.
Bale sadece 16 yaşındayken okuldan ayrılıp, ufak tefek reklamlarda rol alarak kariyerine başladı. İki sene sonra bir TV filminde yer aldı. Hemen sonrasında Christopher Lee gibi büyük isimlerle birlikte rol almaya başladı.
Kendisi de 16 yaşında okulu bırakıp oyuncu olmak sevdasıyla işe başlamış biri. Avustralyalı oyuncu ilk repliğini Avustalya'daki bir TV dizinde söyledi. Uluslararası üne, "Gladiator" ile kavuştu.
Onu son zamanlarda bütün filmlerde görür olduk. O çok genç yaşta çok büyük yerlere gelmiş bir isim. 14 yaşındayken ailesine, onu New York'a bir ajansa götürmelerini söylemiş. Derken kendini bir komedi dizisinde oynarken bulmuş. Gerçekten haklı çıkan Lawrence, şu anda hala genç olmasına rağmen, bir çok ödüle sahip, popüler ve yetenekli bir oyuncu olmayı başardı.
Eksantrik kişiliği diğer bir çok oyuncu arasından sıyrılmasına kuşkusuz yardım etmiştir. Ancak önceleri müzisyen olmak isteyen Depp, telefonda kalem satıcılığı bile yaptı. Ona sorduğunuzda ilk oyunculuk işinin bu olduğunu söylüyor. O dönemki karısının onu Nicolas Cage ile tanıştırmasıyla herşey değişiyor. Ve en nihayetinde, kariyer başlangıcını büyük bir kanalın dizisinde baş rol oynayarak yaptı.
Sahnelere aşık büyüyen ünlü oyuncu, ilk sahne deneyimini 23'ünde yaşadı. Sonraki 15 yıl kendini sahnelere adadı. 1972'de İlk filminde oynadı ve o günden bugüne dünyaca saygı duyulan bir aktör olmayı başardı.
Mezun olmasına iki hafta kala, cebinde 325 Dolar ile yollara düştü. Gazetede gördüğü bir figüran rolü için gittiği deneme çekiminde ilk seferde rolü kaptı. 1994'e kadar küçük rollerde oynamaya devam eden Pitt, "Interview with the Vampire" filmi ile en tepeye tırmanışına başlamış oldu.
