Mynet Trend

BİZE ULAŞIN

Mynet Tatil Bulucu

1 Kimle tatile çıkıyorsunuz?
2 Yurt içi mi yoksa yurt dışı mı tatil yapmak istiyorsunuz?
3 Yaz Tatili mi Kış Tatili mi?
4 Ne tür tatil arıyorsunuz?
5 Vizeniz var mıdır?
6 Balayı Tatili mi yapmak istiyorsunuz?
7 Eğer Seçiminiz yurt içi ise Tatil yapmak istediğiniz yerler?
7 Eğer Seçiminiz yurt dışı ise Tatil yapmak istediğiniz yerler?
8 Eklemek istediğiniz farklı detaylardan burada bahsedebilirsiniz.
    Kalan mesaj: 10

    Fahişelik ve İlginç Tarihi 2. Bölüm: Kutsanmaktan Lanetlenmeye

    Günümüzde dünyanın kimi bölgelerinde tabu ve yasadışı, kimilerinde ise denetime tabi ve yasal. İlk bölümde fahişeliğin nasıl ortaya çıktığını anlatmıştık. Bu bölümde ise kutsal bir meslek olmaktan nasıl çıktığını kısaca özetlemeye çalışacağız.

    İlk bölümde yakın coğrafyamızda, Antik Ortadoğu ve Yunan medeniyetlerinde fahişeliğin, toplum düzenini sağlamak için önemli bir araç olduğundan bahsetmiştik. Bu bölümde ise fahişeliğin bir uçtan diğer uca, kutsallıktan lanetlenmeye doğru giden hikayesine kısa bir bakış atacağız.

    Ne oldu, toplum yapısında ne değişti... daha doğru bir şekilde ifade etmek gerekirse: “güç dengeleri nasıl değişti de fahişelik kutsanmamaya ve hatta lanetlenmeye başladı?”

    Aslında bu soruya verilebilecek en kısa cevap “tek tanrılı inançların ortaya çıkması ve yayılmasıyla beraber pagan inançlara ait ne varsa toplumsal hafızadan silinmeye çalışıldığı için fahişelik de lanetlenmeye başlandı.”

    Zachary Fanni, Pure Sophistry'de fuhuşun kısa tarihini anlattığı yazısında bu soruyu cevaplarken, özellikle Batı'daki dini fanatiklerin güçlenmesi yüzünden fuhuşun lanetlenmeye başladığına değiniyor. Geçimini hayvancılıkla sağlayan Sami göçebelerin (Araplar, İbraniler, Maltalılar, Aramiler, Süryaniler...) tek erkek tanrı figürünün doğmasına aracı olan kültürü ile panteist, yerleşik hayata geçen ve tarım ile geçinip toprağın bereketini kadın bedeni ile ilişkilendiren toplumların kültür çatışmasından galip çıkan Sami göçebeler oluyor. Bu nedenle Samiler'in baskın kültürünün panteist ve paganistleri asimile etmesi, sindirmesi gerektiğinden dolayı o kültüre ait lanetlenen şeylerden fahişelik de payını alıyor. Aslında bunun etkilerini bugün de yaşamaya devam ediyoruz. Bugün, tam olarak neden olduğu bile bilinmeden, dogmatik bir bağnazlıkla fahişelerin, siyaseten doğru bir tabirle seks işçilerinin, hem toplumsal hayattan hem de ekonomiden dışlanmasının temelleri taaa bu zamanlara dayanıyor. Gündüz Vassaf'ın Tarihi Yargılıyorum kitabında bahsettiği gibi “tarih kazananlar tarafından geleceğe dönük ve geçmişe doğru” yazıldığı için Samilerin kültürel üstünlüğü mutlak gerçek, hakikat gibi tarih yazımında yerini alıyor.

    Yaratılış Kitabı'nda (ilk İncil) fuhuşla ilgili ilk bölüm, Yahuda'nın, oğlu Er'le evlendirmek için Tamar'ın başlık parasını ödediği 38. bölüm. Hikâyenin kendisi gerçekten bugün TV'lerde, sinemada izlediğimiz aşk entrikalarını solda sıfır bırakacak cinsten (burada okuyabilirsiniz). Hikayenin bir noktasında Yahuda, dul kalan Tamar'ı yüzünde peçe olduğu için fahişe sanıyor... ve üstüne bir türlü hamile kalamayan kadını hamile bırakmayı da beceriyor. Tamar kendisini hamile bırakan adamın Yahuda olduğunu kanıtlayınca yakılmaktan kurtuluyor. Bununla birlikte fahişelik sayesinde sorunun kendisinde değil Yahuda'nın oğlullarında olduğunu da ispatlıyor.

    Bu hikayeye göre, kadının üretkenliği (özellikle erkek çocuk doğurması) onun toplumsal statüsünü de belirliyor. Tarihi belgeler de Kenan'da (bugünkü Filistin sınırlarının da dahil olduğu bölge) gayrı resmi ilişkilerle, başlık parası geleneğinin yaygın olduğunu gösteriyor. Fakat bir kavmin onuru o kavmin kadınlarının üretkenliği ve sadakati ile ölçüldüğü için genellikle, sadece yabancı fahişelerin çalışması tolere ediliyordu. Bu yüzden Sami fahişeler genellikle ailelerinden, özellikle erkek fertlerden uzakta ve onların hiç tanımadığı erkeklerle (belki kadınlarla da) çalışıyordu.

    Kenan çevresinde panteist ve paganist inanışlara ait tapınakların çoğalmasıyla seks ticareti gittikçe yoğunlaştı. Bu nedenle fuhuş aşağılık, ahlaksız ve yozlaşmış kabul edilmeye başlandı. Samilerin en büyük düşmanlarından biri ise Kral Ahab'ın, şehvet düşkünü tasvir edilen eşi Kraliçe Jezebel'di. Hikayeye göre antik tanrılar Baal ve Aşera'nın kendisini kutsadığına inanan Jezebel Samilere savaş açtı fakat kaybetti. Daha sonra tüm organize dinlerin (semavi din olarak da geçer) peygamberleri, genç erkekleri baştan çıkaran fahişeleri, kendi inançlarının yayılmasına engel teşkil ettiği için sukkubus (bir tür dişi şeytan) benzetmesi ile kınadılar.

    Kutsal fahişelere en ağır darbeyi ise Roma İmparatoru Konstantin vurdu. Roma'nın Mezopotamya'yı işgali sırasında tapınakları (Cennet Evleri) yakan ve yıkan Konstantin yerine hıristiyan inancının yayılması için yeni tapınaklar inşa ettirdi.

    Uzun lafın kısası, fahişeliğin lanetlenmesi tek tanrılı inanışların, göçebe ve işgal kültürünün üstünlüğünden (burada kesinlikle ahlaki ya da toplumsal bir üstünlükten bahsetmiyoruz, yanlış anlaşılma olmasın), ve bu kültürlerin eski ve kendilerine yabancı kültürlere ait geleneklere karşı düzenledikleri şeytanın işi propagandalarından kaynaklanıyor.

    Konuyla ilgili bir sonraki yazımızda modernizmin antik kültürü ve cinselliği yeniden örgütlenme çabasına, özellikle Avrupa'daki salonların (genelev gibi ama tam değil) entelektüel ve cinsel uyanışın merkezi haline nasıl geldiğine değineceğiz.

    -----

    Faydalanılan Kaynaklar:

    Debate on Prostitution in Canada & “A Historical Quickie”
    History of Prostitution
    History of prostitution (Wikipedia)
    Yaratılış (Genesis) - Bölüm 38 - Yahuda'yla Tamar

    Mynet Youtube


    En Çok Aranan Haberler