İstanbul'a çağlar boyunca değişik adlar verilmiştir. Bu kent adları, kent tarihinin farklı dönemleriyle ilişkilidir. Bu adlar tarihsel sırayla, Byzantion, Augusta Antonina, Nova Roma, Konstantinopolis,Kostantiniyye, İslambol ve İstanbul'dur. Bunun dışında tarihte Moğollar Çakduryan, Polonlar Kanatorya, Çekler Aylana, Macarlar Vizenduvar olarak adlandırmışlardır.
Azaplar Kapısı ve Camii, Unkapanı`nın arka tarafında yer alır ve İstanbul'un tarihine ışık tutmaktadır.
Bu kareler İsviçre’nin Zürih kentindeki Photoglob Şirketi’nin laboratuvarlarında yıllarca süren uğraş sonunda photochrom teknolojisiyle renklendirildi ve ortaya İstanbul’un belki de hiç görülmeyen kareleri çıktı.
Anadolu Yakasının incisi olan Beykoz 100 sene önce bile yalılarıyla İstanbul'un en gözde yaşama alanlarından birisiydi.
Ortaköy'de bulunan Büyük Mecidiye Camii Sultan Abdülmecit tarafından Mimar Nigoğos Balyan’a 1853 yılında yaptırılmıştır. Hala görkemi ile büyülemektedir.
İstanbul'un tarihi yarımada olarak bilinen kısmında yer alan Eminönü 100 yıl öncede en hareketli yerlerden birisiymiş.
Galata Kulesi, İstanbul'un en önemli sembollerinden biridir ve 528 yılında inşa edilmiştir.
Mısır Çarşısı 1660 yılında Turhan Sultan tarafından yaptırılmış ve 691 ile 1940'ta iki büyük yangın tehlikesini atlatarak bugün ki görünümüne kavuşmuştur.
Boğaziçi'nde Üsküdar-Beykoz sahilyolu üzerinde yer alan Küçüksu Kasrı Sultan Abdülmecit tarafından 1856 yılında yaptırılmıştır.
Yedikule Zindanları İstanbul'un ve Türkiye'nin en eski açık hava müzelerinden birisidir.
